Suudi Arabistan’daki “terörizm” davalarını kovuşturmak için kurulan Riyad’daki İhtisas Ceza Mahkemesi (SCC), ülkenin önde gelen altı SCC yargıcı ile ülkenin en yüksek mahkemesi olan Yüksek Mahkeme’nin dört eski yargıcı hakkında dava açtı.
‘Arap dünyası için artık demokrasi’ (Democracy for the Arab World Now-DAWN) isimli örgüt, dava açılına yargıçların 16 Şubat 2023’teki birinci gizli duruşmasında Suudi Arabistan’da mevtle cezalandırılan bir hata olan “vatana ihanet” ile suçlandığını söyledi.
Kaynaklar DAWN’a yaptığı açıklamada, hükümetin sanıkların avukatlarını reddettiğini ve 11 Nisan 2022’deki tutukluluklarından bu yana onları hücrede tuttuğunu söyledi.
DAWN’ın Körfez Bölgesi Araştırma Yöneticisi Abdullah Alaoudh, “Birçoğu Veliaht Prens Muhammed Bin Selman buyruğuyla Suudi vatandaşlarına karşı müthiş derecede taciz edici cezalar veren bu yargıçlara yöneltilen şok edici suçlamalar, Suudi Arabistan’da kimsenin inançta olmadığını gösteriyor. Bu yargıçların kovuşturulması, Veliaht Prens’in ülke içindeki daha geniş tasfiyelerinin ve yargıyı sırf kendi isteklerine boyun eğdirme teşebbüslerinin simgesidir” dedi.
Suudi Devlet Emniyet Teşkilatı yargıçları, 11 Nisan 2022’de tutukladı. Tutuklananlar ortasında Suudi İhtisas Ceza Mahkemesi’den altı hakim da var: Abdullah bin Khaled al-Luhaidan, Abdulaziz bin Medawi al-Jaber, Jundub al-Muferrih, Abdulaziz bin Fahad al-Dawood, Talal al-Humaidan, Fahad al-Sughayyer. Tutuklananlar ortasında Yüksek Mahkeme’den de dört hakim bulunuyor: Khalid bin Awaidh al-Qahtani, Nasser bin Saud al-Harbi, Muhammed al-Omari ve Muhammed bin Musfir al-Ghamdi.
DAWN daha Evvel bu Riyad’daki İhtisas Ceza Mahkemesi (SCC) yargıçlarından ikisinin, Abdullah bin Khaled al-Luhaidan ve Abdulaziz bin Medawi al-Jaber’in Suudi Arabistan’daki insan hakları ihlallerindeki direkt rolünü ifşa etmişti.
Yargıç Al-Luhaidan, önde gelen bayan hakları savunucusu Loujain Alhathloul’u mahkûm etti. Aralık 2020’de temelsiz terör suçlamalarıyla, el-Cabir isimli reşit olmayan bir kişiyi ve Mart 2022’de 81 kişinin toplu infazında idam edilenlerin birden fazla da iç olmak üzere birçok kişiyi mevt cezasına çarptırdı.
Duruşma hakkında bilgisi olan bir kaynağa nazaran, bu yargıçların tutuklanması ve kovuşturulması, Veliaht Prenses Muhammed ‘Bin Selman’ın rakipleri olduğu düşünülen evvelki tasfiyelerle çarpıcı bir benzerlik taşıyor ve suçlamaları, sanıklar aleyhine sunulan hiçbir inandırıcı İspat olmaksızın siyasi emelli görünüyor.
Duruşma hakkında bilgi sahibi olan ve sanıklar aleyhine sunulan mahkeme dokümanlarını incelediğini söyleyen bir kaynağa nazaran, Savcılık Devlet Emniyet Dairesi yetkilileri, mahkemede Fazla “hoşgörülü” davrandıklarını belirten itirafları imzaladıktan sonra Riyad’daki İhtisas Ceza Mahkemesi (SCC) yargıçlarını suçladı.
Aynı kaynağa nazaran, mahkeme dokümanları bu itirafları suçlamalara kanıt olarak gösteriyor ve yargıçların insan hakları savunucuları, barışçıl muhalifler ve bayan hakları aktivistlerine yönelik kovuşturmaları içeren davalarda verdikleri cezaları “hoşgörü” örneği olarak gösteriyor.
Kaynak, onlara yöneltilen öteki suçlamalar ortasında “devlet Emniyet suçlularına karşı kayıtsızlık” olduğunu açıkladı, lakin bu suçlamanın Suudi hukukunda kabul edilebilir bir cürüm olup olmadığı yahut olsaydı milletlerarası hukukun gerekliliklerini karşılayıp karşılamadığı net değil.
Aynı kaynak, DAWN’a yaptığı açıklamada, bu 10 yargıcın yargılanmasına başkanlık eden yargıcın, Yine daha Evvel DAWN tarafından suiistimallerinden Dolayı soruşturulan Awad al-Ahmari olduğunu bildirdi; 9 Haziran 2022’de bir kraliyet kararnamesi ile Riyad’daki İhtisas Ceza Mahkemesi’ne (SCC) başkanlık etmek üzere atandı.
Veliaht Prens Muhammed Bin Selman, bu yargıçları tutukladıktan sonra 20 Haziran’da onların yerine, siyasi aktivistlerin ve twitter yorumcularının bir sıra davasını gözden geçiren ve cezalarını Kıymetli ölçüde artıran sadık yandaşlarını getirdi. Örneğin, şu anda bu yeni atanan yargıçların başkanlık ettiği İhtisas Ceza Mahkemesi (SCC) 13 yıldan ve 45 yıla kadar verilen daha kısa cezaları toplumsal medyayı kullandıkları için bozdu.
Yargıçların tutuklanması ve yargılanması da Temel yargı süreci muhafazalarından mahrum görünüyor.
23 Şubat 2023’te DAWN ile yaptığı bir röportajda, tutuklamalara aşina olan duruşmaya Şahit olan kaynak, devlet Emniyet vazifelilerinin yargıçları tecrit altında tuttuklarını ve on aylık tutukluluk mühletleri boyunca aileleri ve avukatlarıyla görüşmelerine müsaade vermediklerini söyledi.
Aynı kaynak, DAWN’a yaptığı açıklamada, hükümetin sanıkların kendilerini temsil etmesi için bir avukat bulundurmasına müsaade vermediğini ve yargıçlardan birinin Önemli sıhhat problemleri nedeniyle yakın vakitte ağır bakım ünitesine nakledildiğini bildirerek duruşmaya katıldı.
DAWN, Suudi yargıçların insani, yasal ve siyasi hakları ve Suudi insan hakları savunucularına, sivil cemiyet önderlerine ve demokrasi aktivistlerine karşı devlet baskısını sağlamadaki rollerine karşı hesap Eda davetinde bulundu.
Yakın vakitte vatana ihanetle suçlanan yargıçlardan birkaçı, daha Evvel bu Cin suistimallerde bulunmuş olsa da, DAWN onların görünüşte keyfi tutuklanmalarını ve yargılamalarında sergilenen yargı sürecinin eksikliğini kınıyor.
DAWN’ın Körfez Yöneticisi Abdullah Alaoudh, “Suudi hükümeti en azından sanıklara avukat ve aile ziyaretlerine erişim sağlamalıdır. Fakat Suudi savcıların kovuşturma bağımsızlığı olmadığı ve İhtisas Ceza Mahkemesi”nin sicili onun adil ve tarafsız bir mahkeme olmadığını gösterdiği için, hükümet bu adamları derhal özgür bırakmalıdır” ikazında bulundu.
“Veliaht Prens’in buyruklarına körü körüne itaat etmek yahut onu eleştirenleri uzun mahpus cezalarına çarptırarak onun kirli işlerini yapmak iç hiçbir şey bir Suudi vatandaşının Temel Ömür ve özgürlük haklarını koruyamaz” diyen Alaoudh, “Veliaht Prens Muhammed Bin Selman, bu yargıçları yargılayarak, ülkedeki her hakime, kurbanlarının yazgısından kaçınmak için Muhtemel olduğunca acımasız olmaları gerektiği bildirisini veriyor” tabirlerini kullandı.
“Suudi Arabistan’daki baskı dramatik bir süratle artmaya devam ediyor. Suudi makamları derhal 10 yargıcı özgür bırakmalı ve onlara hukuk danışmanına erişim sağlamalıdır” diyen DAWN’ın Körfez Yöneticisi Alaoudh, ABD’yi Suudi hükümetine siyasi ve askeri takviyesini kesmeye ve bu Cin suiistimallere daha Çok katkıda bulunmaktan ve bu Cin suiistimallere İmkan vermekten kaçınmaya çağırıyor.
Yorum Yok