Prag Gezilecek Yerler
Avrupa’nın kalbi, altın kent, bin tapınak kenti gibi isimler ile de anılan Prag Çek Cumhuriyeti’nin başkenti ve en büyük şehridir. Muhteşem kubbeli kiliselerin sayısız görüntüleri arasında bulunan Prag ortaçağ zamanlarından fırlamış gibi görünür. Gotik, barok, rönesans tarzı mimari örnekleri kentin her noktasında yaygındır. Sağlam durumda olan antik Prag Kalesi turistlerin çok beğendiği bir ortam olmasının yanında tarihi ile de gündemdedir. Prag şehri Avrupa’daki en iyi korunmuş tarihi şehir merkezlerinden biri olarak eski evleri ve tarihi binaları ile ziyaretçilerin çok ilgisini çeker. Vltava Nehri üzerindeki ünlü Charles Köprüsü, eski sinagoglarıyla ünlü görkemli Yahudi Mahallesi ve birçok tarihi kilise şehirde bulunmaktadır. Prag Avrupa’nın en büyük şehirlerinden biri olarak Kutsal Roma İmparatorluğu’nun yıllarca başkenti olmuş ve siyasi, kültürel ve ticari merkez olma görevlerini üstlenmiştir. Prag günümüzde UNESCO Dünya Miras Listesi’ne alınmış. Şehir zengin bir tiyatro ve müzik kenti olarak canlı eğlenceyi seven turistleri kendine çeker.
Klementinum ve Milli Kütüphane
Avrupa’daki tarihi binaların en büyük koleksiyonlarından biri olan Klementinum Çek Cumhuriyeti Milli Kütüphanesi’ne ev sahipliği yapar. Barok yapılar aslında Cizvit Koleji’nin bir parçasıdır ama daha sonra Cizvit Koleji kitap koleksiyonunun yanı sıra Karolinum’dan gelen koleksiyona da ev sahipliği yapan Milli Kütüphane haline gelmiştir. Klementinum 1782 yılında Milli Kütüphane olarak kurulduktan kısa bir süre sonra bir halk kütüphanesi haline geldi. Klementinum koleksiyonu altı milyondan fazla kitabı ile çok büyüktür ve Çek Cumhuriyeti’nde yayınlanan her kitabın kopyası kütüphanede mutlaka yer alır. Bununla beraber kütüphane güzel tavan resimleri, muhteşem Prag manzarası ve 68 metre yüksekliğindeki Astronomik Kulesi ile görenleri şaşkına çevirir. Ayrıca zarif bir dekora sahip olan görkemli Ayna Şapeli de kütüphanenin salonuna eşsiz bir güzellik katıyor. İngilizce dil rehberli turların da bulunduğu kütüphanede güzel vakit geçireceğinizden emin olabilirsiniz. Klementinum caz ve klasik konserlerin yapıldığı mekanları ile de ünlüdür.
Charles Köprüsü
Avrupa’daki en tanınmış eski köprülerden olan Charles Köprüsü 520 metre uzunluğunda olup 32 benzersiz ilgi alanına sahiptir. 1357 yılında inşa edilen köprü uzun süre batıl inançlara maruz kalmıştır. Charles Köprüsü çok güzel eski heykelleri ile ün kazanmıştır. Buradaki heykellerden en önemlileri arasında Kutsal Roma İmparatoru IV. Charles ve ülkenin en saygını olan Aziz John of Nepomuk’un heykeli 1683 yılında açıldı. Köprüdeki batıl inançlara göre dilek dilenir ve heykelin tabanındaki plaka ovuşturulur. Vltava Nehri ve yapının muhteşem Gotik kapıları üzerindeki manzaralar gelenleri kendine hayran bırakır.
Prag Kalesi
Bir zamanlar Bohemya krallarının evi olan Prag Kalesi bugün Çek Cumhuriyeti Cumhurbaşkanının resmi ikametgahı halindedir. Şehre gelen turistlerin en çok ziyaret ettiği turistik mekanlardan biridir. İlk zamanlar surlarla çevrili bir kale olarak inşa edilmiş ama yıllar geçtikçe kalede önemli değişiklikler olarak kale son bin yılın önde gelen mimari üslubunun örneklerini taşır hale gelmiş. Bununla birlikte Prag Kalesi’nin duvarlarında Aziz Vitus Katedrali, Aziz George Bazilikası, Toz Kulesi, Eski Kraliyet Sarayı ve Altın Yol ile Prag’ın en popüler turistik mekanlarına ait izler yer alır. Prag Kalesi Dünyanın en büyük antik kalesi sayılan bu büyük kompleksi ile tura çıkmak isteyenlerin çok zaman ayırması gereken bir yerdir. Özellikle eski şehir ve arka planda sayısız kuleleri olan Vltava Nehri üzerindeki mükemmel manzaralar görülmeye değerdir. Kale kompleks alanında Eski Kraliyet Sarayı’nın ana salonu, Vladislav Salonu, turnuva yarışmalarında kullanılabilecek büyüklükte ve şövalyelerin bunları kullanmasına izin verilecek genişlikte merdivenler olması dikkat çeker. Prag’ta gece kaleden gelen ışıklar ziyaretçilere görsel şölen sunar. Prag Kalesi yakınında bulunan oteller lüks, orta sınıf olmak üzere her bütçeye uygundur.
Eski Kent Meydanı ve Astronomik Saat
Prag’ın tarihi merkezi olan Eski Kent Meydanı kenti keşfetmek için önemli bir başlangıç noktasıdır. Görkemli Eski Kent Meydanı’nda Tyn Kilisesi ve Klementinum sizi karşılar. Çok sayıda eski güzel kiliseyi de bulabileceğiniz meydanda 11. yüzyıla kadar uzanan görkemli mimari eserler de vardır. Meydana yakın bulunan Prag için önemli Astronomik Saat’e yürüyerek ulaşabilirsiniz. 15. yüzyıldan kalma olan saat kulesi Eski Belediye Sarayı’nda bulunur. Astronomik Saat Kulesi 12 Havari ve diğer figürler ile doludur. Eski Belediye Binası Kulesi’ne çıkarsanız eşsiz Prag manzarasını görme fırsatınız da olur.
Aziz Vitus Katedrali
Roma Katolik Aziz Vitus Katedrali Çek Cumhuriyeti’nin en büyük ve en önemli Hristiyan kilisesidir. Katedral Prag Başpiskoposu’nun koltuğuna aynı zamanda çok sayıda azizin ve üç Bohem kralının mezarlarına da ev sahipliği yapıyor. M.S. 925 yılında yaptırılan Romanesk Dönemi mimarisi ile kurulan katedral 1344 yılında faaliyete başlamış. 525 yılı aşkın süre hizmet veren modern Neo-Gotik ve 14. yüzyıl Gotik stillerinin bir karışımı ile Barok ve Rönesans etkileri de hissedilir. Katedralde bulunan önemli parçalar arasında Kutsal Üçlü Nişanı tasvir eden çarpıcı vitray pencereler dikkat çeker. 1370 yılından kalma bir mozaik ile 1300 üzerinde değerli taşlar ve müthiş mücevherler ile kaplı sunağı ile St. Wenceslas Şapeli görülmesi gereken parçalardır. Katedralde sekiz yılda bir sergilenen Çek taç mücevherleri çok çarpıcıdır. Katedralin 97 metrelik ana kulesine tırmanırsanız Prag şehrinin muhteşem manzarası ile karşılaşırsınız.
Tin öncesi Leydi Kilisesi
Prag’ın en tanınmış binalarından biri genellikle Tin Kilisesi olarak kısaltılan Tin öncesi Leydi Kilisesi görülmeye değerdir. 15. yüzyılda tamamlanmış olmakla birlikte kilise şehrin bağlılığı değiştikçe yüzyıllar boyunca birçok kez değişime uğradı. Kilisede iç mekan yenileme çalışmaları devam ederken sayısız mezar taşları, Çarmıha gerilen heykeli, muhteşem Gotik kuzey köşesi, 1649 yılından kalma erken Barok resimleri dikkat çeken noktalardır. Kiliseyi ziyaret ettikten sonra kilisenin arkasında bulunan 11. yüzyıldan kalma Ungelt Avlusu da gezilmelidir. Avluda bulunan restoran ve kafeler de güzel vakitler geçirebilirsiniz.
Strahov Manastırı ve Kütüphanesi
- yüzyıla kadar uzanan ve Prag’ın ikinci en eski manastırı olan Strahov Manastırı binaları ile çok etkileyicidir. Güzel dekore edilmiş iki barok kütüphanesi de bulunan manastırda çeşitli eserler yer alır. Felsefe kütüphanesine Franz Anton Maulbertsch tarafından Aydınlanma adı verilir ve zarif bir tavan ile olağanüstü mobilyalar içerir. İkinci kütüphane olan Teolojik kütüphane Siard Nosecky’nin bir Strahov Rahibi tarafından süslü boyalı tavan ile görkemli bir Barok odadan, detaylı bir sıva ile çerçevelenmiş mükemmel tavan fresklerinden oluşur. Kütüphanelerde 9. yüzyıla kadar uzanan eski el yazması eserler bulunur. Mahzenlerin arasında Premonstratensian Order’ın kurucusu St. Norbert’in kalıntıları ile birlikte eski matbaalar bulunmuştur.
Prag’daki Ulusal Galeri
Ulusal galeri kentin en önemli mimari yapıtlarından bazılarına yayılmış olup Avrupa’nın en önemli sanat koleksiyonlarına da ev sahipliği yapar. Galerinin büyük kısmı nispeten modern bir yapı olan Veletrzni Sarayı’nda yer alır. Ulusal galeride Çek sanatçılarına büyük önem verilirken Monet ve Picasso gibi yabancı sanatçılara da yer verilir. Diğer önemli eserler Asya sanatına ev sahipliği yapan Kinsky Sarayı’nda bulunur. Antik dünyadan sanat dünyasına ve galerinin Barok koleksiyonlarına Ortaçağ’dan Avrupa sanatına kadar çeşitli eserleri bulacağınız mekan Bohemia Aziz Agnes Manastırı’dır. Ayrıca görkemli 17. yüzyıl Sternberg Sarayı klasik çağdan Barok dönemin sonuna kadar olan önemli antik Yunan ve Roma parçalarından oluşan Avrupa sanatına odaklanan galerinin en ünlü parçalarına ev sahipliği yapar. Farklı mekanlarda sergilenen parçalar ve sanat eserleri Prag Ulusal Galeri’sini oluşturur.
Prag Belediye Sarayı
1912’de inşa edilen bu görkemli bina Prag’ın en önemli ve en büyük konser mekanlarından olan Smetana Salonu’na ev sahipliği yapar. Sarayın iç mekanı çok etkileyicidir ve birçok vitray pencere ile önemli tablolar bulunur. İngilizce rehberli turların olduğu sarayı tamamen gezip güzel keşifler yapabilirsiniz. Prag Belediye Sarayı tabloları ve iç mekan özellikleri ile ziyaretçilerin çok ilgisini çeker.
Prag Hayvanat Bahçesi
1931’de açılan mükemmel Prag Hayvanat Bahçesi kentte bulunan en gözde turistik mekanlar arasında sayılır. Dünyanın ilk onda yer alan hayvanat bahçeleri içinde olan bu mekan ziyaretçilerin çok dikkatini çeker. 143 dönümlük cazibe merkezi olan bu hayvanat bahçesinde özellikle çocuklu aileler çok güzel ve eğlenceli vakitler geçirir. Hayvanat Bahçesi yeryüzündeki 4800’den fazla hayvanın bulunduğu ve yok olma tehlikesi olan hayvanların da yer aldığı bir ortamdır. Muhteşem zürafa sergileri, ormanlık alanları ve hayvanları ile Hayvanat Bahçesi mutlaka görülmesi gereken yerler arasındadır.
Aziz Nicholas Kilisesi
Pitoresk Küçük Mahalle Meydanı’nda bulunan St. Nicholas Kilisesi Prag’ın yeni kiliselerinden biridir. Cizvitler tarafından 18. yüzyılda inşa edilen bu kilise Yüksek Barok tarzının güzel bir örneğidir. Eşsiz 19. yüzyıl avizesi ile muhteşem iç mekanının yanı sıra Çek koleksiyoncusu Karel Skreta’nın büyük küpü süsleyen büyük Barok tablolarıyla dikkat çeker. Aziz Nicholas Kilisesi’nde ziyaretçilerin tırmanmasına izin verilen çan kulesi de bulunur. Kuleden eşsiz manzara sergilenir. Mozart’ın Requiem’i ve diğer dikkate değer klasik parçalar da dahil olmak üzere burada düzenlenen düzenli konserlerden birini yakalamaya çalışın.
Olva Mezarlığı
Prag’ın birçok kurbanını barındıran mezarlık 1680 yılında kurulmuş. Yüzyıllar boyunca kentin ana mezarlığı olarak hizmet vermiş. Sayısız hasta insanın ve savaş kurbanı olanların nihai istirahat yeri bu mezarlık olmuştur. Bölümlere ayrılmış olan mezarlık yazar Franz Kafka’nın mezarını içeren Yahudi Mezarlığı ile dikkat çeker. Ayrıca kendisini ateşe vermiş daha yakın tarihte önemli bir Çek olan Jan Palach’ın son dinlenme yerinin bulunduğu Hıristiyan Mezarlığı’da bölümler arasındadır. Sahip olduğu gizemli eski mezarları ve anıtları ile Olva Mezarlığı’nı gezebilirsiniz.
Prag Ulusal Müzesi
Çeşitli alanlara yayılmış olan müzede mineraloji, zooloji, antropoloji ve arkeoloji ile sanat ve müzik alanlarını kapsayan çeşitli örnekte eseri bulabilirsiniz. Milyonlarca öğenin yer aldığı müzede birçok alan temsil edilir. Entomoloji koleksiyonu tek başına beş milyondan fazla numuneyi barındırır. Çek Cumhuriyeti’ndeki en eski müze 1891 yılının başında kurulduktan sonra 1891’de bugünkü yerine taşınır. Müzede özellikle I ve II. yüzyıl Roma eserlerinin geniş koleksiyonuyla birlikte çok sayıda bronz ve bronz madalyon eser sergilenir. Prag Ulusal Müzesi’ni tam anlamıyla gezdikten sonra ziyaret etmeniz gereken listeye eklenecek bir başka müze ülkenin birçok teknolojik ilerlemesini belgeleyen mükemmel Ulusal Teknik Müzesi’dir. Müzede otomobilden uçaklara kadar yıllar içinde gelişmiş tüm makine ve teçhizatlar yer alır.
Ulusal Tiyatro
Vltava Nehri kıyısında yer alan Prag Ulusal Tiyatrosu sahne sanatlarını sevenleri ağırlamaktan mutluluk duyar. Tiyatro binası ülkenin en iyi opera, bale ve tiyatro gösterilerine ev sahipliği yapar. Ulusal Tiyatro Çek ulusal kimliğinin sembolü olarak ve Çek dili ile kültürünü tanıtmak için 1881 yılında açıldı. Yangınlar olması ve komünistlerin binayı kapatması gibi kötü bir geçmişi olsa da tiyatro binasında yenileme çalışmaları yapılmış. Tiyatro binası adeta kentin zengin yetenek ve kültürel önemini anlatan bir anıt gibi ayaktadır. Ulusal Tiyatro dışında Prag şehrinde başka önemli tiyatrolar da bulunur. Bunlar arasında yer alan Anther Prag Tiyatrosu ile 18. yüzyılın sonlarında Neoklasik tarzda inşa edilen Estates Tiyatrosu görülmeye değerdir.
Prag Dans Evi
Prag’ın en seçkin modern mimari yaratıcısı olan Dans Evi 1992-1996 yılları arasında Frank Gehry’nin tasarımlarına göre inşa edilmiştir. İki bitişik kuleden oluşan bu görkemli yapı dans figürlerini andıran benzersiz eğriliklere sahiptir. Dans evinin yer aldığı bina büyük oranda ofislerden oluşur. En üst katta bulunan restorandan Prag şehrinin harika manzarasını izleyebilirsiniz. Prag ziyaretiniz sırasında Dans Evi’ne mutlaka uğrayın ve binanın en üst katında bulunan muhteşem manzaralı restoran da vakit geçirin.
Yorum Yok