Mikonos Gezilecek Yerler
Ege Denizi’nde bulunan kozmopolit ada Mikonos Kiklad Adaları’na bağlı ve granitten oluşan bir yapısı vardır. Yunan mitolojisine göre ada devlerin cesetleri tarafından yaratılmıştır. Diğer Yunan adalarında olduğu gibi Mikonos’ta Yunan mitolojisinden nasibini almıştır ve mitolojiye göre Herkül görevi gereği devler ile savaşır bu savaştığı devler ölüp denize düşer. Daha sonra denize düşen devler şekil değiştirerek Mikonos Adası’nı oluşturan kayalıklara dönüşürler. Efsaneleri gibi kendisi de büyüleyici olan ada canlı gece hayatı, harika kumsalları ve nefes kesen manzaraları ile sayısız turistin cazibe merkezi haline gelmiştir. Mikonos sabaha kadar süren eğlenceli gece hayatına da bağlı olarak Yunan adaları içinde en gözde ve en çok tercih edileni olarak seçilmiştir. Mikonos Adası’nda yolculuk toplu taşıma araçları ile sağlanır ama araç kiralamak gibi bir alternatifiniz de bulunur. Yunanistan’ın en turistik mekanı olan Mikonos doğal güzellikleri ile görenleri kendine hayran bırakır. Yel değirmenleri, eşsiz gün batımları ve masmavi denizi ile Mikonos çok canlı bir adadır. Apollo ve Artemis gibi önemli isimlerin de kesin olmamakla beraber Mikonos’ta doğduğuna inanılır. Haziran ağustos ayları arasında çok kalabalık olan adayı ziyaret etmeden önce kendinize uygun bir tarih belirleyiniz. Mikonos’ta yazın dünyanın dört bir yanından gelen sanatçıların konserlerini ve harika festivalleri de mutlaka görmeye çalışın. Özellikle katılmak istediğiniz bir festival varsa tarihlerine bakıp Mikonos gezinizi ona göre de ayarlayabilirsiniz. Türkiye’ye yakın olan ve ulaşımın da kolay olduğu Mikonos Adası tatil listenizde mutlaka yer almalıdır.
Küçük Venedik
Mikonos Adası’nın en ünlü ve büyüleyici bölgelerinden olan Küçük Venedik deniz kenarındaki konumu ile İtalyan şehrini anımsattığı için bu ad ile anılır. 18. yüzyılda zengin tüccar ve kaptanlar tarafından oluşturulmuş bölge ziyaretçilerin çok ilgisini çeker. Denizin üzerinde renkli pencereleri olan şık evlerden oluşan Küçük Venedik mutlaka görülmesi gereken yerler arasındadır. Bölge güneşin tadını doyasıya çıkarmak isteyenler için de çok uygundur. Denizin hemen yanında kurulmuş olan bu bölge az katlı Ortaçağ evlerinden oluşması açısından ayrı bir öneme sahiptir. Denize karşı duvar gibi sıralanmış olan bu evleri izlemek çok keyiflidir. Mikonos Adası’nda çekilen fotoğrafların çoğunda arka plan manzarası olan bu bölge sayısız turisti her gün ağırlar. Küçük Venedik’te denize karşı oturup dinlenmek ve bir şeyler içmek ayrı bir keyif verir.
Yel Değirmenleri
Mikonos’un yel değirmenleri dünyada ün salmış Ege Denizi’nin en önemli özelliklerinden olmuştur. Etkileyici görüntüde olan yel değirmenlerinin tarihi 17 ve 18. yüzyıla kadar dayanır. Yel değirmenleri adanın ekonomik temel unsuru olan buğday üretimine de çok katkıda bulunmuştur. Adada buğday üretmek için kurulmuş yel değirmenleri görenlerin çok hoşuna gider. Birinci Dünya Savaşı ve teknolojik gelişmeler sonucunda önemini yitiren yel değirmenleri görselliğini halen korur. Mikonos’ta bulunan yel değirmenlerinden yedi tanesi halen iyi durumdadır. Yel değirmenlerinin bulunduğu alan gün batımını izlemek için harika manzaralar sunar.
Lena’nın Evi
Tria Pigadia yakınında yer alan Lena’nın Evi 19. yüzyıla ait Mikonos’ta orta sınıf bir ailenin otantik evinin örneğini oluşturur. Avrupa ve yerel mobilyalardan oluşan koleksiyonu ile aynaları nakışları ile çok dikkat çeken bir evdir. Çeşitli süs eşyalarının da bulunduğu evi çok sayıda turist ziyaret eder. Nisan ayından ekim ayına kadar Pazar günleri hariç her gün açık olan evi herkes ziyaret edebilir.
Mikonos Folklor Müzesi
İki katlı geleneksel bir binada yer alan müze Kastro’da bulunur. İlginç koleksiyonlarında klasik mobilyalar ve el yapımı seramikler bulunan Mikonos Folklor MüzesiBizans resimlerine de ev sahipliği yapar. Adanın kültürünü yakından tanımak ve bu kültür ile etkileşime geçmek için müzeyi mutlaka ziyaret etmeniz gerekiyor.
Mikonos Adası Kiliseleri
Mikonos Adası diğer Yunan adalarının geleneğini takip etmiş ve 70’ten fazla Hristiyan Yunan Ortodoks kilisesine ev sahipliği yapmıştır. Büyük kısmı adadaki zengin aileler tarafından yaptırılan kiliselerdir. Kiliselerin bazılarını gezmek için dini bir zorunluluk yoktur ve müze ziyaret eder gibi gezebilirsiniz. Mimarisi ile en ünlü olan kiliseler arasında Agia Kyriaki, Zoodochos Pigi, Saint Nicolas, Paraportiani ve Agia Eleni yer alır. Çok sayıda kiliseyi görmek ve gezmek isteyenler için Mikonos Adası bulunmaz bir fırsattır.
Paleokastro Manastırı
Yakınında bulunan tepenin adını taşıyan Paleokastro Manastırı 18. yüzyılda inşa edilmiştir. Ano Mera yerleşim bölgesinin kuzeyinde yer alır. Kiklad manastır mimarisinin tipik bir örneğidir. Farklı deneyimler yaşamak isteyenler ve ilgisi olanlar için Paleokastro Manastırı mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerler arasındadır.
Mikonos Arkeoloji Müzesi
Müzede bulunan 17. yüzyıla dayanan zengin vazo koleksiyonu büyük ün kazanmıştır. Mikonos Arkeoloji Müzesi limanın yakınında adanın kalbi denilecek bir noktada kurulmuştur. Önemli vazolar dışında eşsiz heykeller ile seramik ve mücevher koleksiyonları da müzenin harika parçaları arasındadır. Pazartesi açık olmayan müzeyi diğer günler ziyaret edebilirsiniz. Mikonos ile ilgili merak ettikleriniz varsa bu eserleri mutlaka incelemelisiniz.
Pelikanlar Maskotu
Peter Pelikan hayatının otuz yılı boyunca Mikonos’un sembolik bir figürü olmuştur. Daha sonrasında yaralanan bir pelikan halk tarafından tedavi edilmiş ve Petras adı verilmiş. Bu olaydan sonra ada için ayrı bir öneme sahip olmuştur. Binlerce turist her yaz adanın maskotu ile resim çekinmek için birbiri ile yarışır. Petras 1985 yılında otomobil çarpması sonucu ölünce halk ve turistler hayal kırıklığına uğramıştır. Mikonos Belediyesi kararı ile Petras Selanik’te mumyalanarak maskot yaşatılmaya devam edilmiştir.
Ege Denizcilik Müzesi
Lena’nın Evi’ne yakın bir noktada bulunan Ege Denizcilik Müzesi 1983 yılında Yunan deniz tarihini ve geleneklerini korumak için kurulmuştur. Kar amacı gütmeyen müzenin tek amacı Yunan tarihini geliştirmektir. Tarih öncesi zamanlardan günümüze kadar kürek ve yelkenli gemilerin kopyaları bu müzede bulunur. Deniz yaşamının tematik görüntüsünü anlatan zengin haritalari antik sikkeler ve heykeller koleksiyon parçalarından bazılarıdır. Her gün açık olan müzede yunanlar hakkında bilmediklerinizi öğrenebilir ve deniz yaşamını inceleyebilirsiniz.
Mikonos Belediye Sarayı
İki katlı bir binadan oluşan belediye sarayı önemli tarihi olaylara da tanıklık etmiştir. 1770 -1774 yıllarında olan Osmanlı- Rus Savaşı sırasında Rus ikametgahı olarak inşa edilmiş. Daha sonra ilk klasik mimari formunu koruyarak Belediye Sarayı olarak işlevini sürdürmüştür. Mikonos Belediye Sarayı’nın hemen yanında Mikonos’un ilk okulu olan tarihi bir binada yer alır. Bu iki önemli yapıyı aynı anda görebilir ve inceleyebilirsiniz.
Yorum Yok